17-25 Aralık FETÖ Darbesini 16 ay önce yazan gazeteci
** ** ** **
SUNUŞ: Türkiye'de siyaseti raydan çıkaran 17-25 Aralık darbe girişimlerine ilişkin haber ekibimizin dikkatini çeken 5 Ağustos 2012 tarihli bir röportajda ismine daha önce medyada pek rastlamadığımız Fazıl Duygun isimli bir gazeteci şunları söylüyordu. "MİT ve doğrudan içişleri bakanı üzerinden Başbakan Erdoğan'ı da içine dahil edecek bir çete oluşturmaya çalışıyorlar"...
17
Aralık'tan yaklaşık bir buçuk sene önce bu çarpıcı ifadeleri kullanmış olan
FazıL Duygun'u bulduk ve kendisiyle paralel yapıyı konuştuk. Büyük Doğu
İBDA fikriyatına bağlı olduğunu ve Ilich Ramirez Sanchez yani Çakar Carlos'un
dünyadaki tek yetkili gazetecisi olduğunu belirten Fazıl Duygun 17 Aralık'tan
16 ay önce Gazeteci Avni Özgürel’in sahibi olduğu Birleşik Basın'a bu röportajı
verirken hangi bilgilere sahipti? Nasıl böyle bir öngörüde
bulunabiliyordu? Önce Duygun'un aylar önce 17 Aralık'ı haber veren
sözlerine göz atalım:
Tarih 5 Ağustos 2012:
İşte Duygun'un Hürhaber'e bugün yaptığı açıklamalar: "HAREKETİN MİSTİK YAPISI BİLİNMELİ"
Biz
Fethullahçılık dediğimiz bu hareketi 30 yıldır takip ediyoruz. Bu hareketin
mistik yapısını bilmeden üzerine yapılan politikalar başarısız olur.
TEMELLERİ HİNDİSTAN'DA KADIYANİLER TARAFINDAN ATILMIŞTIR"
Hindistan'da
Sunni ve tasavvufa ilgilenen Hint Müslümanlara İngilizler tarafından
devşirilmiş "diyalogçuluk projesi" Fethullahçılık
hareketi'nin dayandığı tarihteki ilk numunedir.
Kadiyanilik
ismi verilen ve Gulam Mirza Ahmed'in kendini Nebi, Mehdi ve Mesih olarak ilan
etmesiyle başlayan bu hareket "Kur'an'da işgale karşı cihad yoktur. İslam
sevgi dinidir, oşgörü dinidir" söyemleriyle taban bulmaya
çalışmıştır. Fakat Aynı Gulam Mirz Ahmed'in "İngiliz çıkarları için
gerekirse öne atılır, ölürüm" tarzında ifadeler kullanmıştır. Bunu da
hakikaten yapmıştır. Çünkü Birinci Dünya Savaşı'nda kandırılan Hintli
Müslümanlar Kadıyaniler tarafından İngilizler'e verilerek Osmanlı'ya karşı
cepheye sürülmüştür. Bu proje Hindistan'da bir nebze tuttu.
"GÜLEN DE DEVŞİRİLMİŞ BİRİDİR"
Fethullah
Gülen de Müslümanlar için devşirilmiş ve 1500 yıllık İslam tarihinde en sinsi
en tehlikeli oluşumdur. Çünkü İslam tarihinde Müslümanların yüzde 85'ini temsil
eden ve Batı'ya karşı direnen Sünnilik içerisinden devşirilebilen ve iktidara
getirilmeye hazır hale getirilmiş bir harekettir.
Fethullah
Gülen kendini Mehdi sonra da Mesih olarak propaganda eden bir adamdır. M. Fethulah
Gülen, Mesih Fethullah Gülendir. Kardeşinin adı da M'dir o da Mehdi'dir.
"GÜLEN'İN GEÇMİŞİNE BAKIN"
24
yaşındaki genç Gülen sabataycılığın Osmanlı'dan beri etkin olduğu Tekirdağ,
Edirne ve Kırklareli'nde sürekli olarak bulunuyor. Hatta Tekirdağ'da görev
yaptığı camide "evrensel kardeşlik" motifleri vs var. Caminin
duvarında, dışında kıbleyi yarım gösteren bir şey var. Kıblenin tam olarak
Mekke'ye bakmadığı söyeniyor.
"GÜLEN DİYANETTEKİ HOCA TARAFINDAN KORUNUYORDU"
Burada
sabataycılara bir ilişki geliştiriyor. Onun yolunu açan da Diyanet'te
saygınlıkla anılan Yaşar Tunagür oluyor. Aynı Tunagür, 163. maddeden dolayı
60'lı yıllarda bir çok İslami cemaatin canını yakmış biri. Fakat genç vaiz
Fethullah Gülen'i koruma altına alıyor aynı Tunagür tarafından.
Bu genç vaiz hayatında hiç gitmediği İzmir'i istiyor.
163.
maddeden dolayı Müslümanlar namaz kıldığı için içeri alınırken Gülen İzmir'de
camilerde avazı çıktığı kadar bağırarak, ağayarak vaaz veriyor. Ve en başta bu
dikakt çeker. Dikkat çekmesi gerekir tabii olarak.
Kendini
Mesihi bir hareket olarak görüyor. Ehlisünnet hareketinde de Mesih inancı var
fakat bunlardaki sapkınlık başka bir şey. Ehlisünnet inancına göre gelecek
Mesih, Ehlisünnet itikaını, amelini ihya edecek, canlandıracak... Fakat
bunlarda tevil, tevil, tevilin de tevili.
Hareketi
böyle görmek lazım. Bu insanlar Fethullah Gülen ne derse onu yapar.
"ERDOĞAN'IN BİAT ETMESİNİ BEKLEDİLER"
2003'te
Erdoğan Başbakan olrak seçilip ABD'ye ilk resmi ziyaret yaptığında New York'ta
şu yayıldı: "Tayyip Erdoğan gelecek Hocamızın elni öpecek. Çünkü onu
biz seçtirdik."
Daha
yeni Başbakan seçilmiş Erdoğan, Amerika'da kopartılan fırtına ise bu. Böyle bir
bakış açısı vardı. Erdoğan buna karşı durduğu ve elini öpmediği sürece ileride
imha edilecek bir hedef.
"AK PARTİ'YE DESTEK VERDİLER ÇÜNKÜ..."
2007
seçimlerinde Erdoğan'ı çok sevdikleri için destek vermediler. Meih olarak
gördükleri Fethullah Gülen, Ak Parti üzerinden devleti ele geçirmek için emir
verdi. Cemaat tabanı da Hocası ne dediyse onu yaptı ve seçimlerde ameleler gibi
çalıştılar.
"BURHAN KUZU'YA OLACAKLARI SÖYLEMİŞTİM"
2009'da
Dursun Çiçek ıslak imzadan dolayı gözaltına alınıp serbest bırakıldığında
Burhan Kuzu Hocamı aradım ve ona da söyledim. "Bugün bunlar ordudaki 28
Şubatçıları bahane göstererek kumpas kuruyorlar ve her yere sızıyorlar. Sizin
sırtınızdan yapıyorlar ama yarın sizi de arkadan vuracaklar" dedim.
Yine
2009'da haber müdürü olduğum Baran dergisinde Tuncay Güney'in ifadelerinden
Fethullah Gülen ve Veli Küçük ilişkisini kanıtlayan bölümü yayınlamıştım.
2011'de
cezaevinden çıktığımda şunu yazdım: "Çok yakın zamanda Tayyip Erdoğan,
iktidarda kalabilmek için Zaman Gazetesi'ne bir Ergenekon operasyonu düzenlemek
zorunda kalacak."
Fethullahçılık
hareketinin kadrolaşmalarını zaten biliyordum. 17 Aralık'tan 16 ay önce
verdiğim bu röportajda da daha önce söylediğim uyarıların aynılarında bulunarak
bildiğim bir şeyi ifade ettim.
HÜR HABER / HABER MERKEZİ
ÖZEL HABER
Yorumlar
Yorum Gönder